5 Aralık 2017 Salı

Cilt Lekelerinden Nasıl Kurtuluruz? Sivilce Lekeleri ve Güneş Lekeleri Tedavisi - 1


Herkese Merhaba :)

Geçtiğimiz günlerde instagram'dan size sormuştum ilk önce hangi konuda blog yazısı istersiniz diye. Seçeneklerden cilt lekeleri çok ilgi görünce bende ilk bu konu hakkındaki deneyimlerimi anlatmak istedim. Umarım faydası olur.

Sivilce lekeleri veya güneş lekeleri tedavisinde kullanılan çeşitli yöntemler var. 

Tabi dermatologların, cilt bakım merkezlerinin gerçekleştirdiği profesyonel bakım, lazer tedavileri vs. hariç olarak - günlük hayatımıza uygulayabileceğimiz leke tedavi yöntemleri genelde peeling'ler, kremler, maskeler, serumlar, dermaroller vs. şeklinde sıralanabilir.

Önce en çok bilinen duyulanlardan bahsedelim. Asitler.

AHA (Alfa Hidroksi Asitler) ve BHA (Beta Hidroksi Asitler) cilt bakımında sıkça kullanılan ve kişisel kullanıma uygun kimyasallar. AHA cildin üst tabakasını eksfoliye etmek, ölü hücreleri giderip daha parlak, pürüzsüz ve eşit tonda bir görünüm sağlamak, güneş hasarı, cilt lekeleri gibi görevleri yerine getirirken, Beta hidroksi asit BHA ise yine eksfoliye görevi görüp, gözenekleri temizlemeyi ve küçültmeyi vaad edip, ciltte kolajen üretimini tetikleyip, daha sıkı, daha canlı bir cilde sahip olmayı sağlamak gibi görevlerde etkin.


Her ikisi de Hidroksi asit grubuna ait olmalarına rağmen, BHA epidermis'e etki ederken, AHA'lar daha derine, dermis'e kadar etki ediyorlar.

Eğer cildinizde sivilce lekeleri, güneş lekeleri renk eşitsizliğine sebebiyet veren problemler varsa cildin üst katmanını nazik şekilde soyan AHA içerikli ürünleri tercih edebilirsiniz. 

Eğer cildiniz pürüzlü bir yapıya sahipse, siyah noktalardan, gözenek probleminden, sivilcelerden, yağ butonlarından şikayetçi iseniz BHA içerikli ürünler kullanabilirsiniz. BHA grubundaki asitler cilt yüzeyinin yanı sıra gözenekleri tıkayan yağları da arındırdığı için özellikle karma ve yağlı ciltlerde daha etkilidir. Ama kuru ciltlerde hassasiyet yaratabilme riski bulunduğu için ve AHA'ya göre çok daha güçlü bir kimyasal olduğu için düşük oranlı ürünler kullanılmalıdır.


Cilt bakımında kullanılan en bilinen AHA'lardan birisi glikolik asit iken, yine en çok bilinen BHA ise salisilik asittir.

Kimyasal Peeling olarak bildiğimiz cilt bakım merkezlerinde uygulanan cildi soyma işlemi yüksek konsantrasyon (yüzde) ile glikolik asit kullanılarak yapılır. Suda çözünen bir asit türü olduğu için de yan etkileri pek bulunmamaktadır.

Yine cilt bakım ürünlerinde sıklıkla gördüğümüz ve duyduğumuz en bilinen diğer AHA'lar ise sitrik asit ve laktik asittir. AHA'lar doğal hidroksi asitleridir ve çoğunlukla meyvelerden ve yiyeceklerden elde edilir. Örneğin glikolik asit şeker kamışından, sitrik asit limon ve portakaldan, laktik asit ise sütten üretilir. AHA'lar cilt bakımında serumlar, temizleme jelleri, peeling, maske, gündüze/gece kremi olarak karşımıza çıkarlar. Genelde iki ayrı ürün grubunu kombinleyerek kullanılması öneriliyor. Örneğin peeling ve serum, maske ve krem vs gibi. Ben nasıl kullanıyorum ve tercih ediyorum bunları da yazının devamında anlatacağım. Ev kullanımında yüksek oranlar kullanmadığımız için etkisini bir anda göstermez fakat düzenli kullanımda belirgin bir etki veriyorlar. Cildimiz alışana kadar özellikle ilk kullanımlarda hafif yanma hissi, minik iğneler batıyormuş hissi olması ise normaldir.


BHA'lara gelirsek, cilt bakımında en sık duyduğumuz ve yaygın kullanılan BHA ise salisilik asittir. Karma/yağlı ciltlere, gözenek problemi olan kişilere, sivilce tedavisinde en sık tavsiye edilen asit olarak da bahsedebiliriz. Soyma etkisi bulunduğu için ciltte hassasiyet yaratabilen bir üründür bu sebeple kuru ve hassas ciltlerin ya çok düşük oranlarda kullanması ya da hiç kullanmaması gerekiyor.

AHA'lar suda çözünürken, BHA grubundaki hidroksi asitler yağda çözülebildikleri için akneli ve akneye meyilli ciltlerde sıklıkla kullanılır. Akneli ciltlerin en çok şikayet ettiği konulardan birisi enflamasyonlar (ağrılı, şişkin sivilcelerdir). BHA grubundaki salisilik asidin özelliği ise anti bakteriyel ve anti enflamatuar olmasıdır bu sayede cildi iyileştirici etkisi vardır.

 PEKİ NELERE DİKKAT ETMEMİZ GEREKİYOR?


Yukarıda bahsettiğim gibi bu ürünler cilt yapısını soyan, eksfoliye eden ürünler olduğu için MUTLAKA sonbahar-kış aylarında kullanılmalı, güneşin daha dik geldiği sıcak bahar aylarında ve yaz aylarında kullanılmamalıdır

Yine aynı şekilde cildin üst tabakası soyulduğu ve güneşe daha savunmasız hale geldiği için mutlaka bu uygulama süresince her gün güneş kremi kullanılmalıdır. Evdeyseniz bile. Çünkü aksi durumda, cildimizi düzelteceğiz derken daha beter hale getirebilir, güneş lekelerini çoğaltabiliriz.

Ben bu ürünleri nasıl kullanıyoruma gelirsek;

Ben kremden ziyade bu ürünleri en çok temizleme solüsyonu (tonik), peeling ve serum olarak etkili buluyorum. Çünkü bu ürünleri kullanırken cildim zaten hassaslaştığından kremi de asitli seçmiyorum, daha yumuşak, yüzümü nemlendiren kremler tercih ediyorum. 

Maskelere gelirsek onlar ciltte kısa bir süre kaldığı için - uyku maskeleri hariç - ve ev işlemine uygun düşük konsantrasyonlu ürünler olduğu için pek etkisini göremediğimden yine maske formundaki asit tedavilerini de tercih etmiyorum. 




Benim şimdiye kadar en etkisini gördüğüm yöntemler temizleme pedleri, temizleme solüsyonları, serum ve peeling'ler oldu. Cilt tipinize uygun ve kullanmanız gereken içeriği yukarıdaki bilgiler dahilinde kararlaştırdıktan sonra ürün seçiminizi kolayca yapabilirsiniz.

Çünkü bir çok markada, özellikle de dermokozmetik markalarda uygun fiyatlıdan yüksek fiyata onlarca seçenek bulunabiliyor. Murad, DDF, Cyrene, Nip + Fab, Ordinary, Esthederm, Skinceuticals, Lierac, La Roche Posay, Kore markaları vs. ilk aklıma gelen markalar. Bu ilk yazıda kullanılacak içeriklerden bahsetmek istedim. İkinci yazıda ise, ben en çok hangi ürünlerden memnun kaldım onları ürün görselleriyle anlatacağım.
Kimler KULLANMAMALI;
Yara iyileşme problemi olanlar, Alerjik cilde sahip olanlar, Bağışıklık sistemi hastalıkları olanlar, Dermatit, egzama gibi cilt hastalıkları olanlar, Aynı bölgeye lazer tedavisi yaptıranlar, Güneş alerjisi veya güneşe karşı hassasiyete sahip olanlar, Uçuk ve benzeri hastalıklar veya yüzünde açık yara olanlar, Kemoterapi, radyasyon tedavisi vb. tedavi görenler.



Asitler dışında bir diğer yöntem ise dermaroller. Onu da geçtiğimiz günlerde yayınladığım bir yazıyla detaylı olarak anlatmıştım. Yazıya buradan ulaşabilirsiniz. 

Tabii bu tedavileri profesyonel olarak uygulayan cilt bakım merkezleri mevcut. Dilerseniz oralardan fikir alabilir ve tedavinizi yaptırabilirsiniz. Ama benim gibi evde kullanılacak yöntemleri daha çok tercih ediyorsanız, cilt bakım rutinimizi oluştururken, cildimizin ihtiyacına göre içerikler belirleyip bunları kullanıp daha etkili sonuç alabiliriz.

Çünkü bazen bizden tamamen farklı cilt yapısı ve beklentiye sahip olan bir arkadaşımız bize "mucize ürününü" önerir, ama ürün bize uygun olmadığından hiçbir etkisini göremez, boşuna para harcadığımızla kalırız.

Sahip olduğumuz cilt "beğenmedim, dur değiştireyim" diyebileceğimiz birşey değil veya saklayım kimse görmesin diyebileceğimiz. Hayat boyu bizimle olduğu için onun ihtiyaçlarını belirleyip, gereksiz fazla ürün kullanmadan, mantıklı ürünler kullanıp ona iyi bakarak cilt kalitemizi uzun yıllar koruyabilir, geçmişte oluşmuş lekeleri de tedavi edebiliriz.

Tabii ki cilt için en zarar verici faktörler olan sigara, alkol, uykusuzluk, susuzluk gibi tehlikeleri de unutmamak lazım. İlerleyen yazılarda bakteriyel sivilcelerden kurtulma ve korunma yollarının yanı sıra Hyaluronik Asit takviyelerinden, saç/tırnak güçlendiren takyivelerden de bahsedeceğiz :)

Umarım yazıyı faydalı bulmuşsunuzdur, yukarıda bahsettiğim gibi ürünleri gözden geçirdiğim devamı da yakında gelecek. 

Yorumlarınızı bırakmayı unutmayın 

Sevgiler.

8 yorum:

  1. Bu kadar içi dolu dolu bir blog görmedim hem tebrik hem teşekkür ederim:)

    YanıtlaSil
  2. Merhaba,yazılarınızı severek takip ediyorum,elinize sağlık.Ben de bu aralar kiehl'sın leke serumunu denemeyi düşünüyorum,onun hakkında bir bilginiz var mı acaba?Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  3. Çok etkili bir yazı olmuş Gizemcim, çok teşekkür ederiz✨HA ile ilgili yazını sabırsızlıkla bekliyorum, çok sevgiler☺️💕

    YanıtlaSil
  4. Eline sağlık çok güzel bir yazı olmuş ürünlerimi yenilemeden önce yazının devamını beklicem bakalım beğendiğimiz ürünler benzer mi değil mi merak ediyorum

    YanıtlaSil
  5. Popüler kültürün aksine bu tarz önemli içerikler paylaşman çok hoşuma gidiyor! Anlaşılır ve çok faydalı bir yazı olmuş.. Teşekkürler<3!

    YanıtlaSil
  6. Bilgine, kalemine sağlık canım Gizem'im. Diğer yazını da dört gözle bekliyorum :* <3

    YanıtlaSil
  7. Bu kadar temiz anlatim ve gereksiz bilgilerden uzak gercekten onemli olanlari kisa ve oz yazman cok iyi olmus, emegine saglik�� son zamanlarda aha ve bha iceren urunleri deli gibi arastirirken cok iyi oldu bu yazi.��

    YanıtlaSil
  8. Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.

    YanıtlaSil

Microblading hakkında HERŞEY - Acıyor mu? Süreç Nasıl İşliyor? Ne kadar kalıcı?

Herkese merhaba, Bu yazıda kendi microblading tecrübemden, yaşadıklarımdan, bana göre iyi bir sonuç verip vermemesinden ve araştırdığım bi...